NATO, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler, ilgili tüzel kişilik kriterlerine sahip olan – olmayan tüm ülkeleri üye yaparak, kendilerine bağımlı köle hâline getiriyorlar. Avrupa Birliği çöküş sürecine girdiği halde üye toplamaya çalışıyorlar. NATO ilgili bölgesini ilgilendiren veya ilgilendirmeyen Kuzey Kutbu’na kadar her tarafı ele geçirmenin azimetini taşıyor. NATO, Türkiye’den öte hiç bir ülkeye gitmemesi gerekiyor, Şangay Birliği bölgelerine girmemesi gerekiyor.
Türkiye Ortadoğu sınır koridorunda yer alan ABD – NATO üsleri kimi kime karşı karşı koruyor? Ortadoğu ülkeleri Türkiye’den yana güvenlik zafiyeti yaşamıyorlar. Ama bir gerçek şu ki, Türkiye’ye psikolojik harp açabilirler. Savaş ortamı oluşturarak Türkiye’yi işgal etmek isteyen bir ABD var, fırsat arıyorlar, çare arıyorlar. İslâm ülkeleri sınır bölgelerde kurdukları terör örgütlerini korumak, petrol kaynaklarını korumaya, savaş stratejisi eğitimi geliştirmeye, İsrail’i korumaya ve bu toprakların kendilerinin olduğunu dünyaya kabul ettirmeye çalışıyorlar. ABD gemileri Akdeniz’e geldiğinde Çin tepkisi ile: “Senin orada ne işin var?” sorusu ile Filistin saldırısında fiilen savaştan geri çekildi.
Türkiye devreye girince NATO da devreye giriyor, ABD veya İsrail’e , İngiltere’den asker gönderebiliyorsa, Türkiye, Özgür Filistin Örgütü kurarak asker göndersin. Neden rahatsız oluyorsunuz? Neden ses çıkaramıyor NATO? Taraf tuttuklarını çok açık ve net ortaya koyuyorlar.
NATO genel sekreteri Jens stoltenberg İsrail’i ziyaret etmek istedi Birleşmiş Milletler tarafından yasak konulunca emekliye ayrılıyorum gerekçesi ile görevden kaçtı
NATO ne yapmak istiyor? İlgili – ilgisiz tüm ülkelere üst kurarak askerî güvenli bölgeleri oluşturmaya çalışırken, süreci üçüncü dünya savaşına taşıyor. Dünyanın tek hâkimiyetinin onlarda olacağını düşünüyorlar, ancak her taşın altında bir Müslüman yiğit vardır.
NATO uluslararası kimlik özelliğini ve güvenirliğini kaybeden bir kurum olarak söylerken, ABD veya İngiltere, İsrail Yahudi Siyonistler öncülüğünde kurulan veya kurulacak olan uluslararası hiç bir kurumun güvenirliği ve inandırıcı bir tarafı yoktur. Güven üzerinden vizyon ve misyon sahibi asla olmazlar. Tam tersine yıkıcı ve savaşçı kutuplaştırıcı kimliğe sahip milletler olarak kendilerinden başka bir milletin olmasını istemiyorlar.
1974 Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında ABD Türkiye’ye uyguladığı ambargo sonrasında ABD’li yetkililer dönemin Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan’ın neredeyse ayakların altını öpeceklerdi. Türkiye’ye uygulanan ambargo ve beraberinde yaptırımlar ABD aleyhine döndü. Tüm ABD üslerini ele geçirerek Türk bayrağı, Türk askeri bulunması ve beraberinde İncirlik üssüne el koyarak İncirlik üssünün kapatılması, siyasi bir başarı sonucu oldu. Sonrasında tüm anlaşmalar NATO üzerinden ABD velayetinde yapılmaktadır. Politik çözüm çıkmaz yola girince belli unsurları devreye sokuyorlar. Bu da gösteriyor ki çözüm odaklı değil, sorun odaklı uluslararası kurumlardır.
Çare nedir? Türkiye öncülüğünde Türk birliği ve Körfez ülkeleri ile beraber Türkiye kendi uluslararası kurumların NATO’sunu ve Türkiye çevresinde üslerini kurup, ABD NATO’suna endişe yaratıcı stratejik kimlik ortaya koyabilmelidir. Türkiye uluslararası arenada her yerde varlık gösterme vizyonunu ortaya koymalıdır. Uluslararası varlığını ortaya koymalıdır. Bugün Avrupa ülkeleri İngiltere’ye asker gönderebilir ise Türkiye’nin uluslararası arenada boşluğu olduğunu gösteriyor.
NATO önce Yahudi Siyonistleri, sonrasında batılı toplulukları korumak ile mükelleftir. Dünya topluluklarına umut vererek, tüm insanlığın güvenini kazanarak kendilerini Siyonistlere köle gibi kullandıran silahlı kuvvetlerini yok olma pahasına tarihten silmek istiyorlar. Tüm ülkelere ‘Biz güvenliğinizi koruyalım.’ diyerek devlet politikalarını değiştirmeye çalışıyorlar. Amaç, silahlı kuvvetleri çaresiz bırakmak.
Türkiye’de askerlik süresinin düşürülmesini isteyenler veya zorunlu askerliğin kaldırılmasını isteyenler hangi akla hizmet ediyorlar? Geldiğimiz noktada kokusu gelen üçüncü dünya savaşında önce cepheye girmesi gerekenler bu kişiler olmalıdır. Sizin canınız malınız varsa, herkesin ortak değeri önce insan olmaktır. Kimse kimseden üstün varlığa sahip değildir. Askerlik zorunlu yirmi ay olabilmeli. Herkes askere giderek zorunlu görevini yerine getirmelidir.
Yahudiler hangi ülkede olursa olsun hiç bir zaman askerlik yapmadılar, askere hizmet etmediler. Dünyaya parası ile hükmetmeye çalışıyorlar. Almanlar savaşa giderken Yahudiler askere katılmadı. Askerlere ekmek vermediler, fırınları bile kapattılar. Terziler bile iş yerlerini kapattılar askerlere kıyafet dikmemek için. Alman general bunları fırınlarda yaktı. Dünya ayağa kalktı insan hakları ihlali yapılıyor diye.
Bugün İsrail veya ABD, İngiltere, sizler insan hakları ihlali yapmıyor musunuz? Nerde kaldı insan hakları beyannamen? Hitler’e haddini bildirdiğin gibi, İsrail’e de haddini bildirin de görelim.
ABD İsrail’i koruyacağını belirterek: “Gerekir ise Irak’ta Amerika üslerini devreye alarak İran’ı vururuz.” açıklaması yaptı. ‘Türkiye’ye gelince NATO üssü, Amerika’ya gelince nasıl kullanılıyor?’ diye sormaz mı kimseye?
1975 yılında olduğu gibi Türkiye bu açıklamalara istinaden Amerikan üslerine el koyarak askerini, bayrağını koyarak, ambargo uygulayabilir. Aynı şekilde İncirlik üssünü kapatabilir.
Mustafa Şentürk