Türkiye’nin Gücü ve Avrupa’nın Geleceği

Avrupa Birliği (AB) tarafından yayınlanan son haritada Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) yer alması, birçok kesimde farklı yorumlara neden oldu. Kimileri bunu bir “jeopolitik kabul” olarak değerlendirirken, kimileri de AB’nin Türkiye ile ilişkilerini yeniden gözden geçirme zorunluluğunun bir işareti olarak okuyor. Ancak asıl mesele şu: Avrupa, güçlü bir ordu kurmaya hazırlanırken Türkiye’nin rolü ne olacak? Türkiye olmadan bu ordu olamaz.

Avrupa’nın Ordu Hamlesi ve Türkiye’nin Önemi

Son yıllarda Avrupa Birliği içinde ortak bir Avrupa ordusu kurma fikri giderek güçleniyor.
NATO içindeki bağımsız hareket etmek isteyen Avrupa ülkeleri, ABD’ye olan askeri bağımlılığı azaltmayı ve kendi güvenlik mekanizmalarını oluşturmayı hedefliyor.
Ancak burada en büyük eksiklik, güçlü bir askeri kapasite ve stratejik bir vizyon. İşte tam da bu noktada Türkiye’nin gücü devreye giriyor.

Türkiye, bölgesinde en güçlü ordulardan birine sahip olmanın yanı sıra, askeri tecrübesi ve savunma sanayiindeki ilerlemeleriyle de dikkat çekiyor. Bayraktar TB2 ve daha bir sürü insansız hava araçları, SİPER hava savunma sistemleri ve yerli savaş uçağı KAAN gibi projeler, Türkiye’yi askeri anlamda vazgeçilmez bir aktör haline getiriyor. Avrupa bir ordu kurmaya çalışırken Türkiye’nin dışarıda bırakılması gerçekçi bir senaryo değil. Aksine, Avrupa’nın Türkiye’ye ihtiyacı her zamankinden fazla.

Avrupa Türkiye’ye Katılmalı, Türkiye Avrupa’ya Değil

Türkiye’nin AB ile ilişkileri uzun süredir sancılı.
Ancak tablo net: Avrupa, kendi içindeki ekonomik krizleri, demografik sorunları ve güvenlik tehditlerini yönetmekte zorlanıyor.
Türkiye ise güçlü ekonomisi, genç nüfusu ve stratejik konumuyla giderek daha da büyüyor.

Bugün Avrupa, Türkiye’ye kapıları açmaktan çok Türkiye’nin himayesinde bir birlik arayışında olabilir. Çünkü tarih boyunca birçok devlet, büyük güçlerin çatısı altına girerek güvenlik ve refah arayışına girmiştir. Türkiye’nin bölgesel bir lider olarak yükselmesi, çevresindeki devletlerin Türkiye ile daha yakın ilişkiler kurma isteğini artırıyor. Gelecekte, Türkiye’nin liderliğinde bir bölgesel birlik fikri Avrupa için de bir alternatif haline gelebilir.

Bugün Avrupa sıkışmış durumda. Güvenlik riskleri, ekonomik krizler ve sosyal çalkantılar AB’yi zorluyor. Bir diğer taraftan ABD sopa gösteriyor.
Ancak Türkiye, kendi gücüyle, kendi stratejisiyle ve kendi vizyonuyla ilerliyor. Gelecekte Avrupa, Türkiye’nin çatı liderliğinde hareket etmeye daha sıcak bakabilir.
Çünkü gerçek şu ki, Türkiye Avrupa’ya değil, Avrupa Türkiye’ye muhtaç.
Bu dağa başlangıç hepsi Türkiye’nin çatısının altına gelecektir. Haydi hayırlısı