Rusya Saldırısının Arkasındaki Gerçek: Atlantik Rusya’yı Baskı Altına Almaya Çalışıyor
22 Mart günü Rusya’nın başkenti Moskova’da meydana gelen terör saldırısının arkasında yatan gerçeklere bakarken Türkiye’nin bu süreçte nasıl konumlanması gerektiğini de düşünmemiz gerekli. Saldırıyı her ne kadar DAEŞ üstlense de arkasındaki gücün ABD, İsrail, Ukrayna ve bunlara destek olan Batılı Ülkeler olduğunu görüyoruz. Açılan soruşturmada da teröristlerin Ukraynalı milliyetçilerle bağlantılı olduğuna dair kanıtlar yayınlandı, Ukrayna’dan önemli miktarda para aldıkları ve bunu terör faaliyetinde kullandıkları açıklandı.
Atlantik ülkeleri Terör örgütlerini kullanarak Rusya’yı baskı altına almayı çabalıyor. Bu taktiği yakından biliyoruz çünkü Türkiye ne zaman Amerika’nın taşeronlarına karşı hareket etse, PKK’nın üstüne gitse terör eylemleri ile bu faaliyetleri sekteye uğratmaya çalıştılar.
Türkiye’nin de Rusya’nın da karşısındaki tehlike Atlantik ve Amerika’dır. Bizim bölge ülkeleri olarak, Türkiye, Rusya, İran, Suriye, Irak, Filistin ve Çin olmak üzere bütün Asya ülkeleri dayanışmamızı güçlendirmek göreviyle karşı karşıyayız. Bu Atlantik terörüne her cephede birleşerek yanıt vermek durumundayız. Bu terör, biz Asyalılara birleşin çağrısıdır. Türkiye’nin de konumlanması gereken yer burasıdır.
Amerika’nın saldırgan tutumunun altında başarısızlıkları yatıyor. Filistin cephesini kaybediyor. Yukarı Karadeniz’de, Karadeniz’in kuzeyindeki cephede Rusya’ya karşı savaşı kaybediyor. Tayvan Boğazı’nda Çin’e karşı kaybediyor. Türkiye, Suriye, Irak, Batı Asya cephesinde de başta PKK terör örgütü ve Batı’nın kışkırttıkları diğer terör örgütleri kaybediyorlar. Açtığı bütün cephelerde yenildiğini gören Amerika saldırganlığı arttırarak bölge ülkelerini düz üstü çökertmek istiyor. Ama bunda da başarısız olacak. Amerika ile mücadelede Rusya ile birlikteyiz. Yeni süreç Asya Ülkelerinin yükselişi ve Amerikan Emperyalizminin çöküşünü bize müjdeleyecek.
Nuray Kaya Solmaz