Dijital Aileler

Yayınlama: 14.02.2025
11
A+
A-
Bulgaristan Türklerinin BULTÜRK derneğinin Genel Başkanı Rafet Ulutürk

Dijital Aileler: Çocukları İçerik Üreticisi Yapmak Doğru mu?

Son yıllarda YouTube ve sosyal medya platformları, ailelerin günlük yaşamlarını paylaştıkları bir sahneye dönüştü. Özellikle çocukların dahil olduğu aile vlog kanalları, milyonlarca takipçiye ulaşıyor. Ancak bu yeni trend, beraberinde önemli etik ve hukuki tartışmaları da getiriyor.

Birçok aile, çocuklarıyla birlikte eğlenceli videolar çekerek içerik üretiyor. Başlangıçta masum görünen bu süreç, zamanla çocukları birer “influencer”a dönüştürüyor. Ancak burada kritik bir soru var: Çocuklar, gerçekten bu süreçten haberdar mı? Onların rızası alınmadan, mahremiyetleri ve kişisel gelişimleri riske atılıyor olabilir mi?

Çocukları İçerik Nesnesi Haline Getirmek

Birçok aile, çocuklarının sevimliliğini, doğal tepkilerini ve gündelik hayatlarını paylaşarak gelir elde ediyor. Bunun sonucunda YouTube’da milyonlarca izlenen videolar, çocukları erken yaşta popülerlik ve sorumluluk baskısı altına sokabiliyor. Peki, bu videolar ilerleyen yaşlarında nasıl bir etki yaratacak?

Çocuk psikologları, erken yaşta sosyal medya fenomeni haline gelen çocukların, ilerleyen yıllarda özgüven sorunları, mahremiyet kaygıları ve kimlik bunalımları yaşayabileceğini belirtiyor. Bugün aileleri tarafından milyonlara sunulan çocuklar, ileride bu görüntülerden rahatsız olursa ne olacak? Kendi çocukluk anılarını geri alma şansları yok.

Aileler İçin Bir Gelir Kapısı mı, Çocuk Haklarının İhlali mi?

Bazı aileler, çocuklarını sosyal medya içeriklerinin merkezine koyarak ciddi bir gelir elde ediyor. Reklam anlaşmaları, sponsorluklar ve izlenme gelirleri sayesinde, YouTube aileleri yüksek kazançlar sağlıyor. Ancak bu gelir çocukların hakkı mı? Yoksa ebeveynlerin gelir kapısı mı?

Fransa ve Almanya gibi bazı ülkelerde, çocukların sosyal medya içeriklerinde yer almasıyla ilgili yasal düzenlemeler getirildi. Türkiye’de ise bu konuda henüz net bir yasal çerçeve yok. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile RTÜK gibi kurumların, çocukların medya üzerindeki haklarını koruyacak düzenlemeler getirmesi gerekiyor.

Çocukları Dijital Dünyadan Nasıl Koruyabiliriz?

Yasal düzenlemeler yapılmalı: Çocukların içerik üretiminde yer alma haklarını belirleyen yasalar oluşturulmalı.

Ebeveynler bilinçlendirilmeli: Çocukların dijital dünyada nasıl korunması gerektiği konusunda ebeveynler eğitilmeli.

Çocukların rızası alınmalı: Bir çocuk, videosunun internette yer alıp almamasına kendisi karar verebilmeli.

Gelir paylaşımı denetlenmeli: Eğer bir çocuk içeriklerden gelir sağlıyorsa, bu gelirin belirli bir yüzdesi çocuğun geleceği için saklanmalı.

Sonuç olarak, dijital platformların sunduğu fırsatlar büyük olabilir, ancak çocukların haklarını ve psikolojilerini göz ardı etmemek gerekir. Aileler, çocuklarını birer içerik üreticisi haline getirirken uzun vadeli etkilerini düşünmeli. Çünkü bir çocuk için en değerli şey, dijital dünyanın trendleri değil, sağlıklı ve güvenli bir çocukluk geçirebilmektir.

Bir Yorum Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.