Zulüm ile abad olunmaz, bir gün gelir intikam alınır!
Bu sabah itibariyle Şam’ı da ele geçiren Sünni dindar Müslümanlar, terörist katliamcı esedgillerin BAAS rejimini devirdi.. esed yurt dışına kaçtı.. ordusunun bir kısmı teslim oldu, bir kısmı da kaçtı.. esed’in doğduğu yer ve rejim yanlılarının çoğunlukta bulunduğu şehir Lazkiye’de de kutlamalar yapılıyor..
Suriye yönetimini ele geçiren Müslümanlar devlet televizyonundan yaptığı açıklamalarda ve sahadaki uygulamalarında devlete ait olan kurumların hedef alınmadığını ve tahrip edilmediğini belirterek Suriye’nin sadece rejiminin değiştiğini, toprak bütünlüğünün korunacağı mesajını veriyorlar.
pkk/pyd Suriye’nin batısındaki rejimden aldığı yerlerden geri çekildi..
Münbiç’e operasyon başladı..
DÖNÜN ÖZGÜR SURİYE’YE MESAJI
Suriye’nin gerçek sahipleri Suriye dışına kaçmak zorunda kalan muhalif vatandaşlarına çağrı yaparak “Gelin Özgür Suriye’ye artık” dedi.
esed rejiminin Sünni Müslümanlara yönelik Rusya ve İran destekli katliamlarından sebep ülkelerini terk edip kaçmak zorunda bırakılan Suriyelilere çağrıda bulunan yeni yönetim artık eski devir bitti; bundan sonra biz varız, dinsiz rejimi de Rusya’yı, İran’ı da yendik, korkacak, size zulüm yapacak unsur kalmadı vatanımızda, artık muhacir hayatınızı sonlandırıp topraklarınıza dönün, özgürce yaşayın, yönündeki mesajı üzerine Türkiye dahil, sığınmacı olarak kaçmak zorunda kalınan ülkelerden Suriyeli kardeşlerimizin hızla ülkelerine geri döndüğünü göreceğiz.
TÜRKİYE KAZANDI!..
Türkiye’de bir kısım dini hassasiyeti, insani vicdanı bulunmayan..
Irkçı, Sünni düşmanı, dinsiz esed rejimi yanlısı muhalefetin ülkemize sığınan Suriye’li mülteci kardeşlerimize karşı ve iktidarı yıpratmaya yönelik propagandaları ve saldırganlıklarına rağmen; vicdanlı kahraman Müslüman Türk halkı ve AKP iktidarının müşfik yaklaşımı, onları bağrına basmaları, yardım dernekleri ve Türk devleti kurumlarınca ve şahsen kişilerin ailelerin bu muhacir kardeşlerimizi bağrına basmalarıyla gönüllerinde taht kurduğumuz Suriyeli kardeşlerimizin evlatlarının Suriye’de yönetimi ele geçirmeleri, bundan sonraki Türkiye-Suriye ilişkilerinde müthiş değişikliklere yol açacaktır.
Gelecek günlerde neler olur, tahminlerim var tabii.. Ama artık olmayacak bir şeyi söyleyebilirim size: Yeni Suriye Türkiye’ye düşmanlığı bırakacak, su sorunu, Hatay meselesi çıkarmayacak.. Türkiye düşmanı terör örgütlerinin topraklarında faaliyetine izin vermeyecek!..
Türkiye ile uyumlu dış politikalar takip edecek, Azerbaycan ile olduğu gibi iki ayrı devlet tek millet olacak inşaallah.
Muhtemelen, sınır kapılarımızın AB’deki gibi süs kapılar haline geldiği, pasaportsuz gidiş gelişlerin yaşandığı günleri göreceğiz belki de.
Arap Birliği’nin bir üyesi olan Suriye zengin Arap ülkelerinden alacağı maddi yardımlarla yıkılan harabeye dönen şehirlerini, modernize edeceği alt yapısını Türkiye’ye yaptıracak.
Petrol ihtiyacımızı karşıladığımız öncelikli devlet olacak Suriye.. Belki daha başka müjdeli şeyler de göreceğiz bu hususta..
ÜÇ SORUN:
Şimdi önlerinde bir hayli ciddi sorunları var yeni yönetimin
Rusya’nın Lazkiye ve Tartum’daki üsleri..
pkk/pyd
israil’in işgal ettiği Golan tepesi
Sorunlarının en önemli üç tanesi.
İran ve Hizbullah mevzuunu yazmadım dikkat ederseniz çünkü, bundan gayrı Suriye’nin İran ve uzantılarında Hizbullah ile bir bağı kalmadı!..
Suriye’de en büyük kaybeden fanatik mezhepçi katil İran oldu!
RUSYA İLE İLİŞKİLER:
Rusya’nın esed rejimini ayakta tutmak için Suriye’de gerçekleştirdiği toplu katliam saldırıları hafızalardan silinemez. Rusya’nın Suriye’deki varlığını sürdürebilmesi yeni yönetimdeki Müslümanlar üzerinde hatırı sayılan Türkiye’nin vereceği karara da bağlı olacak sanırım.
“HALEP VE ÖTESİ” başlıklı bir önceki yazımda da belirttiğim gibi, belki de Türkiye, rus üslerinin muhafaza edilmesi için Putin’e garanti verdi… Bunu yakında görürüz!
BENCE: Rusya’nın Akdeniz’de üssü olmasının faydaları ve zararları ince hesap edilmeli!
Tamamen abd ve NATO tarafından işgal edilmeye çalışılan Akdeniz bizim, Afrika ve Orta Doğu’nun ve İslam aleminin işine gelir mi?
Hayır!..
Rusya ile üsler ve üslerin hangi şartlarda kullanılması sağlam anlaşmalara bağlanarak bir uzlaşmaya gidilmesi ve varlığını sürdürmesi faydalı olabilir.
Bazen hissiyatlarla değil, mantıkla, gerçeklerle hareket edilmesi gerekir.
abd ve nato’nun emperyalist devletleri küreselcilerin emrinde bir takım paylaşımcı hayaller peşindeler. Ulusalcı Rusya’yı denge unsuru olarak karşılıklı menfaatler gözetilerek yanımıza almamızın akılcı bir strateji olacağını düşünüyorum.
Rusya’yı sevmiyorum. Kırım’da, Sibirya’da, Çeçenistan’da, Türk cumhuriyetlerinde ve Ukrayna’da yaptıkları ortada. Bunlar Rusya’nın da işgalci, emperyalist bir devlet olduğunu ve bu zihniyetinin yönetimler değişse de değişmediğinin ispatı. Lakin, mevzuya geniş açıdan bakıldığında istediğini terörist, diktatör ilan eden, yönetimleri değiştirmek için kanlı darbeler planlayan ve uygulayan, B52 bombardıman uçaklarıyla (hedef nokta atışı yapamayan, sivilleri de öldüren savaş suçlusu ve kullanılması yasak savaş uçağıdır) şehirleri bir anda harabeye çeviren abd gibi gözü dönmüş bir terör devletine ve onun yancıları ingiltere, fransa, israil, almanya’ya karşı Rusya’nın şu anki durumda yanımızda yer almasının doğru olacağı kanaatindeyim.
pkk/pyd MEVZUU:
abd himayesindeki pkk/pyd’nin Suriye’de işgal ettiği ve adeta petrol tesislerinin tamamının bulunduğu toprakların işgalden temizlenmesi ciddi bir sorun olarak yeni yönetimin karşısına gelecektir.
Türkiye ile ortak yürütüleceğini sandığım operasyonlarla bu bölgelerin pkk işgalinden temizlenmesi başlı başına büyük bir harekat olacaktır ve başarıldığı takdirde yeni yönetimin ilk operasyonu olarak tarihe geçecektir. Bunu 15 Temmuz 2016 fettoşçu darbe girişiminden 1 ay gibi kısa bir zaman sonra Türkiye’nin Suriye’de teröristlerden temizlediği ilk harekatına benzetebiliriz. Güçten düştüğü söylenen Türk ordusu nasıl ki 1 ayda bunu başardıysa, elinde uçakları kalmayan, silah teknolojisi ve birikimi zayıf Suriye’nin de abd destekli teröristlere karşı elde edeceği zafer moral olarak da Suriye’ye ciddi katkı sağlayacaktır.
Bu hususta Türkiye’nin yeni Suriye yönetimine sınırsız destek sağlayacağını düşünüyorum.
GOLAN TEPESİ VE israille İLİŞKİLER:
Bu mesele zaman alacak, en son halledilmeye kalkışılması gereken bir sorun olacağı kanaatindeyim.
israil, Suriye’de yeni alanlar elde etmeye yönelik girişimlerde bulunmadıkça, halledilmesi gereken en son mevzu bu.
Masada mı çözülür, zamana bırakılarak sonra mı hal olur bilinmez. Çünkü, israil abd’nin kırmızı çizgisi ve israille sorunların giderilmesi için israile yapılacak bir taarruz hem ekonomik, hem ciddi silahlı büyük güç ister, hem uluslararası destek, hem de içeride büyük bir halk nezdinde kenetlenme gerektirir.
TEMENNİMİZ:
Yeni Suriye yönetimine, mücahid kardeşlerimize Rabbimden başarılar diliyorum.
Adil, güçlü, muktedir bir Suriye inşa etmelerinde ALLAH muvaffak kılsın, yar ve yardımcıları olsun onların.
Amin
İbrahim Tamer 8.12.2024
Kaynak: çamlıca vadisi
Maşallah emeğinize sağlık kıymetli üstadım. Zevkle okudum.
61 YILLIK BAAS REJİMİ YIKILDI
Muhalifler Halep Hama Humus’u kısa bir sürede ele geçirirken, nihayet Şam’ı da alıp diktatörün başkanlık ofisini de ele geçirdi. 61 yıldır Suriye’yi inim inim inleten Esad tiranlığı da yıkıldı böylece. Esed’de kendisinden beklendiği gibi Suriye’nin hazinesi ile birlikte Suriye’yi terkedip kaçtı.
…….
Esed yaptıklarının hesabını ahirette elbette verecek. Ama ümit ederiz ki bu Dünya’da da cezasını çeksin. Şu saatlerde Suriye’de ve Türkiye’de ki Suriye’li vatandaşlar sokağa döküldü ve kurtuluş zaferlerini kutluyor.
…….
Suriye’de ki rejimin çöküşü aynı zamanda Birinci dünya savaşından sonra Ortadoğu’yu dizayn eden emperyalist ülkelerin planlarının yırtılmaya başlandığının da başlangıcı olacaktır inşallah.
…….
12 gün süren Suriye Kurtuluş Savaşı sürecinde bizdeki muhalefette çok kötü sınav verdi, çapları ve vizyonları yerlerde süründü. Seçim mağlubü rekortmeni Kılıçdaroğlu sonuna kadar Esad rejiminin arkasında durdu ve destekledi. Ekrem’in desteğiyle CHP Genel Başkanı olan Özgür Özel ise, Muhalifler Şama girerken dahi Hükümete Esed’le işbirliği yapılması çağrısı yaptı. Böyle bir vizyona sahip genel başkana sahip oldukları için CHP’yi kutlarken, ülkemizin verilmiş sadakası varmış demekten de kendimi alamıyorum.
…….
Esed’le işbirliği yapılmasını sonuna kadar savunan bir çömez daha vardı muhalefetin içinde. O da babasının oğlu olmaktan başka hiç bir özelliği vasfı olmayan oğul Erbakan. Ne diyeyim, Aimden zalim doğar sözünü hatırlatmaktan başka.
…….
Suriye’nin 8 Aralık zafer bayramını kutluyorum. Umarım terör örgütü PKK/YPG’yi de ülkelerinden temizlerler ve zaferlerini taçlandırırlar.