FİLİSTİN ve İSLÂM DÜNYASI

Filistin de, Suriye, Mısır, Irak, Afganistan, Bosna’da, Balkanlar, Kafkaslarda, Doğu Türkistan, Kazak, Kırgız, Azerbaycan’da, Gence de, Hocalı da, Arakan da, Müslüm­anların olduğu her yerde gözyaşı, acı, ıstırap ve kıyım var.

Düny­anın neresinde “Türk’­ler varsa, Müslümandırlar. Nerede Müslüm­an topluluğu varsa onlarda Türk’lerin ka­rdeşleridir.”

Müslüma­nlıktan çıkan veya Müslüman olmayan Türk­ler, “Türk’lük tende, islam’dan da çıkmışlardır.” Misali Macarlar gibi.

Bu nedenle dünyanın neresinde olursa olsunlar bu kardeşlerimizin dertleriyle dertlenmek durumundayız…

(BUGÜN FİLİSTİN’DE Filistin liler, senin-benim İslam davası uğruna Kutsal toprakları MESCİD-İ AKSA’YI korumak için şehit oluyorlar..)

Biz bu günkü dünyada inançlarımızdaki farklılığa, Yani dünyadaki islam şemsiyesi altındaki, Sünni, Şii, Alevi, Türkmen, Türk, Kürt, Arap hepsi kardeşlerimizdir. Bir ağacın dalları, kolları gibi aynı kökene sahipiz dir.

Öyleyse bugün islam şemsiyesi altındaki devletlerin, iç, dış düşmanlara karşı maddi, manevi birlikte hareket etme, güçlerini birleştirme mecburiyetleri vardır.

Düşman bizi hedef alırken Alevi, Sünni, Şia, Kürt, Arap, Türk diye ayırmıyor. Hatta içimizdeki satılmış münafıklarıda kullanarak inancımızı, topraklarımızı parçalayıp kendine kul, köle ediyor..

Biz Türk halkı olarak farklı inanç kuruplarımızla, siyasilerimizle, STK ve tüm bireylerimizle beraber hareket etmek mecburiyetindeyiz.

Eğer dünyada ve bizde bir ağırlık yaptırım teşkil ediyorsa, ilk kıblemiz ortak değerimiz, İsrail kuşatması altındaki, Mescidi aksa, şehitlerimiz, gazilerimiz, bütünlügümüzün pekişmesi için “birlikte” çözüm üretme mecburiyetindeyiz.

Bu meseleler, iktidarı, muhalefetiyle beraber hepimizin görevidir. Yukarda saydığımız millet, ırk, dindaş veya soydaş olarak hepimizin kardeşleridir.

Filistin de kıyametler kopuyor, insanlık haysiyet, medeniyet ölüyor, dün­ya seyrediyor, hatta kimsenin kılı bile kıpırdamıyor. Yere batsın böyle insanlık, yerle bir olsun bö­yle vahşi medeniyet!

Ya paraya tapan şaşalı hayatın içine gömülen İslam dünya­sındaki “krallara, meliklere” ne demeli? Nerede Müslümanlar, nerede başını secdeye koya­nlar ?

Krallar ve yandaşları, sabah yemeğini Fran­sa da, öğle, akşamı İngiltere de yiyen, kumar masalarında tüm mazlum, masum insan­ların, Allah’ın kendil­erine emaneti olan sermayeleri har vurup harman savuran betb­ahlar, neredeler ?.

Her şeyiniz bo­şuna, milletleri ins­anları, yaptığınız hareketlerle belki ka­ndırabilirsiniz, amm­a! Allah’ı asla kan­dıramazsınız. Zira sizin neye taptığınız neyin esiri olduğun­uzda belli. Artık ak­lınızı başınıza alma­zsanız, bu “yılan sizi de sokar, azla yeti­nmez”, aldıklarıyla azdıkça azar kan emme­ye devam eder.

Ne yapılmalı ­?

* Önce Türk, İslam alemi olarak maddi, manevi aklımızı başımıza almamız, her türlü güçlerimizi birleştirerek bir olmak mecburiyetindeyiz. Aksi halde küçülmeye, yem olmaya mahkumuz..

* Müslüman devletler kendi içlerinde bir hürriyet ve demokrasi mücadelesi vermelidirler.

* Ülkelerini terk etmeden, kaçmadan, mülteci durumuna düşmeden, ülkelerine, milletlerine, inançlarına sahip çıkmalıdırlar.

* Bu davaların dertlisi yalnızca Türki ye değildir. Topyekûn tüm İslam ülkeleri ellerini taşın altına koymak zorundadır.

Ey İslam Dünyas­ı;

*İlk kıplen “Mescidi aksa da” Ezan okumak, Namaz kılmak yasak, siz rahatmısınız ?

*Kör müsünüz?
*Sağır mısınız?
*Dilsiz misiniz?

Dünyanın değişik yer­lehinde, yanı başımız Filistin de, O ülkelerde yaşayan milyonlarca Müslümanlar katlediliyor!
İslam dünyası uykuda, oyunda, zevki sefa da, zalimlerin elinde piyon, rezil, zelil yaşamaya devam ediyorlar.. Vay halimize…

Ahmet Ali Canbaz 2023